Nurettin Karsu

  • Anasayfa
  • Köşe Yazılarım
  • Bilinmeyenler
  • Basından
  • Fotoğraf Albümü
  • Özgeçmişimden Parçalar
  • Anılarım
  • İletişim

24) ECEVİT’E ARABA BAĞIŞLAYACAĞIZ DEYİP İNKAR EDENLER

22 Aralık 2013

Sanıyorum 9/4/1975 yılı olacak, bir telefon, ”Sayın Karsu Almanya’dan geldik, dernek yöneticisiyiz, Sayın B.Ecevit’e bir Mercedes araba hediye etmek istiyoruz. Bir haftadan beri de Ankara’dayız, Sayın Ecevit’e bir türlü ulaşma olanağı bulamadık. Lütfen bizi görüştürün.”

Telefon edenler iki kişi olup kendilerini de tanıttılar: Biri İlçem olan Çayırlı dan Mehmet Mete, diğeri de Tunceli den Hüseyin Düzgün ( yıllar sonra çeşitli partilerden aday oldu).

Almanya’dan gelmiş olan bu iki kişiyi daha çok bekletmemek için hemen TBMM ‘ne gelmelerini söyledim ve kısa sürede geldiler.

Hemen Başbakan Ecevit’in Meclisteki odasına götürdüm ve makama çıkarıp görüştürdüm.

Ecevit’e Almanya’dan Dernek yöneticileri olarak geldiklerini ve kendisine Son model bir Mercedes hediye etmek istediklerini ifade edince, Ecevit hemen”Hayır ben istemem, eğer uygun görüyorsanız CHP ye bağışlarsanız memnun olurum. Zaten partimizin biftek binek arabası var oda tamirden çıkmıyor.” Şeklinde yanıtlayınca kabul ettiler ve 40 gün içinde getireceklerini ifade ederek kalkarken,”Efendim araba ne renk olsun?”diye sormaları üzerine, Ecevit’te” vişne veya camgöbeği olsun”  dedi.

Giderayak Ecevit ve benimle bir fotoğraf çektirme isteklerini dile getirince, özel kalem bunu hemen temin etti.

Ecevit, ben, M.Türkmenoğlu, Mehmet Mete ve Hüseyin Düzgün birlikte fotoğraf karesine girmiş olduk. Bu resimlerin büyütülerek, Almanya’daki bürolarına astıklarını, sonradan gelen hemşerilerimden öğrendim.

Bu araba bağışını kısa zamanda duymayan kalmadı. Beni kutlayanlar oldukça çoktu.Başta Genel Sekreter bana,”Sayın Karsu hemşerilerin Partiye Mercedes hediye ediyorlarmış,çok iyi olur,partinin arabası çok eskidi ,Genel Başkan gezilerde kullanamıyor.Size de teşekkür ederim.” Diyerek mutluluğunu belirtince bende sevindim.

Mercedes’i bekliyoruz. Bir ay, iki ay,üç ay haber yok.Ben adreslerine mektup yazarak ne olduğunu,arabanın neden gelmediğini sordumsa da bir yanıt alamadım ve yalancıların aracı olduğumun farkına vararak çok üzüldüm.

12 Eylül 1980 den sonra, Birlik Partisinden (Tunceli), CHP (Erzincan) ve DYP (Erzincan) dan Milletvekili Aday adayı olan Hüseyin Düzgün’ü bularak,halkın içinde,kendisine “Beni aracı yaparak, Başbakana araba bağışında bulunacağınızı ve bir ay içinde getireceğiniz sözü vermiştiniz ne oldu?” diye sorunca aldığım yanıt çok pişkince ve hayret vericiydi “BİZ KİMSEYE ARABA SÖZÜ VERMEDİK.” Demesin mi? Ben bunu duyunca şaşıp kaldım. Diğer arkadaşı Mehmet Mete’yi göremediğim için ona sorma olanağına eremedim.

İşin ilginç bir yanı daha var: Yıllar sonra kendime aldığım Mercedes arabamı, partililerden hep sakladım,”acaba bağış arabayı Karsu kedine mi aldı ?” derler diye.

Sayın Ecevit ve Genel Sekreter Eyüboğlu’nun sözleri hala kulaklarımda “Sayın Karsu bu bağış iyi oldu, Mercedes gelince, Partinin eski arabasını satar gümrüğünü öderiz” zira 12 Eylül 1980 öncesinde, hazineden partilere yardım yoktu. Üye aidatları ve milletvekillerinin ödentileri ile masraflar karşılanıyordu.

Bu olayda araç olarak kullanıldığım için çok üzüldüm.

KANIT RESİMLERİ EKTE SUNUYORUM… Başka ne yapabilirim?

24

Facebook'ta Paylaş!Twitter'da Paylaş!
emre kongar

taha akyol
anılarım

anılarım

anılarım

Son Eklenen 5 Yazı

  • Adalet Yürüyüşüm
  • Leman’a Mektup
  • Dersim Gerçeği: ‘Tunceli Nasıl Bir Dersim’di?’
  • Ege’de Bilinmeyen Bir “Kara Tren” Müzesi (Emre Kongar)
  • Referandum: Korku İmparatorluğu’nun… (Emre Kongar)

Sign in to your account

Account Login
Forgot your password?