1. 10) İLK KEZ, ERZİNCAN’A YÜKSEK OKUL AÇTIRMAM

    —Rahmetli Mustafa Üstündağ’ a Saygılarımla- YIL 1974, Milli Eğitim Bakanı, ışık içinde yatsın, Sayın Mustafa Üstündağ. Türkiye’de 14 adet, iki yıllık Eğitim Enstitüsü’nün açılmasının programlandığını öğrenir öğrenmez, kimseye duyumsatmadan, akşam saat 19–20 sularında bakanlığa gittim. Bakanlık Makamına girince, Sayın Üstündağ’ın...
  2. 9) Yıl 1967 yaz: FİŞLENDİĞİM ortaya çıkmıştı

    İller Bankası’nda ( Makine-Sondaj) Daire başkanıyım. Belediyelerin içme su gereksinmelerini karşılama konusundaki yenilikleri görmek ve Ülkemizde uygulamak için, ben başkan olmak üzere, üç kişi bir heyet Paris, Londra, Roma ‘ya gitmek üzere görevlendirildik. Pasaportlarımızı almamız için Emniyet Genel Müdürlüğüne yazılan...
  3. 8) CHP SON GURUP TOPLANTISI

    Gurup içindeki çok başlılık nedeniyle, bir genel görüşme yapılıyordu. Sanıyorum 8–9 Eylül 1980 di. Yani 12 Eylül 1980 öncesinin son gurup toplantısı. Ecevit, Baykal, Topuz ve tarafsızlar gurubu olmak üzere dört e bölünmüştü parti. Konuşmalar uzadı, herkes birbirini eleştiriyor; uzunca...
  4. 7) Yıl 1951 AYDIN’DA ARA SEÇİM

    1950 Genel Seçimlerinde, Meclis dışında kalmayı önlemek amacıyla Bayar,  Menderes ve Köprülü üçlüsü, hem İstanbul ve hem de Aydın’dan, Demokrat Parti adayı olmuşlardı. 1950 seçim yasası buna olanak veriyordu. 14 Mayıs 1950 günü yapılan genel seçimde, CHP büyük bir yenilgi...
  5. 6) ECEVİT’İN BENİ ŞAŞIRTAN RİCASI

    Yıl 1978, ülkede kargaşa hüküm sürüyor, anarşi de acımasız can alıyordu. Maraş, Çorum, Sivas, Malatya, Erzincan… Olayları şiddetini artırarak devam ediyordu. Alevi’leri, solcuları ezmek ve sindirmek amaçlanıyordu. TBMM de ve CHP gurubunda söz alarak, bu zulmün önüne geçilmesini Ecevit Hükümetinden...
  6. 5) DERSİM VE SÜRGÜN GÜNLERİMİZ

    Tedirginliğin ve Acımasızlığın Doruğa ulaştığı 1937-1938 çileli yıllar. Dersim (Tunceli) Doğa yapısı açısından tarıma uyumsuz, hiçbir geliri olmayan, Doğa koşulları acımasız, düz- sulu ekim yok ve her an açlıkla karşı karşıya kalmış yoksul bir halkın yaşadığı, Osmanlı dâhil, asırlarca hiçbir...
  7. 3) GAZETECİ FİKRET OTYAM İLE KAVGAMIZ

    Herkes gazeteci Fikret Otyam’ı Alevileri iyi tanır, törelerini, cemlerini herkesten önce 1955 yıllarında yazan ve onların HÜ dost deyişlerini dizi yazıları ile anlatan, Alevileri seven diye bilir. Ben de öyle tanıyor ve düşünüyordum. Yanılmışım. Hiçte öyle değilmiş. Bakın nasıl: Erzincan...
  8. 2) JANDARMA KÖYE NASIL GİRİYORDU

    SÜRGÜN ÖNCESİ GÜNLERDİ Kurt kuzuyu yiyeceğinin Emareleri Belli Oluyordu Dersim dedikoduları artarak devam ediyordu. Her gün bir haber: Dersimliler bir köyün malını götürmüşler. Yıl 1936 harman zamanı, Ağustos sonu, hayvan ticareti yapan babam elindeki iki koyun sürüsünü (500–600 adet koyuna...